Ömer ÖZKAN | 26 Mayıs 2023 | Genel, Gündem, Politika, Tüm Manşetler A- A+
“Avrasya Tüneline, Marmaray’a… Yavuz Sultan Selim, Osmangazi ve Çanakkale Köprülerine karşı çıkma. Bunlar zorunlu yatırımlardır” demedim mi ben sana. AK Parti dünyanın üçüncü büyük hava alanını inşa etti, sen: “beşli çete ile ortak oldu paraları söğüşledi” dedin. Kaçakçılardan, uyuşturucu baronlarından “vergi” alacağım dedin. Devlet ihale kanununa göre yerli-yabancı şirketlere iş yaptırdı. Yap-işlet-devret mo deliyle hazineden beş kuruş çıkmadan mega projeler üretti… Sen: “Boğazlarına duracağım… 418 milyar doları söke söke alacağım” dedin. Karadenizde doğal gaz bulduk. Sen “Yalan söylüyorlar. Ruslar’dan aldıkları doğal gazı Filyos tesislerine depolayıp Botaş’a aktarıyorlar” diyorsun. Beş büyük sermaye birleşiyor, yeni bir şirket kuruyor, TOGG’u üretiyorlar. Tayyip: “Evlat bu Devrim Arabası değil, ‘Devrin Arabası’dır” diyor… Sen: “Vallahi de yalan, billahi de yalan. İnanmayın… fabrika İtalya’da. TOGG’u oradan montajlayıp getiriyorlar” diye bağırıyorsun. Arkadaş, TC. Devletini kuran koskoca bir partinin başına geldin… gözünü seveyim bir kez de doğru bi-şey söyle yahu! Her gün… ama her gün… Horanlı “Garsavuran” gibi savurup duruyorsun.
Evladım ben sana: “Bu döküntülerle yola çıkılmaz. Bunlar insanı yarı yolda bırakıp giderler” demedim mi? Deva, Gelecek Partisi, Doğru yol, Saadet gibi “tek kişilik” partileri amma da büyüttün. Demokrasi oyunu oynamaya kalkıştın. “Yapma Kemal… etme Kemal, onlar karılarının bile oyunu alamaz” dediysem de beni dinlemedin. Maşallah elin de açık. Ulufe dağıtır gibi milletvekili dağıttın. Durup dururken “Pişmiş Kelle” Bebecan’a 14, ötekine 11, birine 10, birine 4 olmak üzere 39 koltuk verdin. CHP’liler ne kadar kızdı… ne kadar. Tabii ki, a damlar haklı. Bol keseden dağıttığın bu 39 milletvekili, CHP’ye azından 50 milletvekiline maloldu. Gerçi ben senin alaciğerini bilirim: “Kaz gelen yerden tavuk esirgenmez” dedin ama… bunların % 0.5, % 0.7 ya da 0.8 oyu olan küçük kuruluşlar olduğunu bilmiyor muydun? Ah evladım ah… bilmiyorsan beni neden dinlemiyorsun? Peki… ne olacak şimdi? Söyleyim: 28 Mayıstan sonra CHP karışacak. Sen ardına baka baka kaçıp kaybolacaksın. Toplum içine bile çıkamayacaksın. Bebecan ve arkadaşları ise hemen CHP’den ayrılacaklar… tahminim Saadet Partisi çatısı altında birleşecek ve gurup kuracaklar.
Vallahi Bay Kemal şu desteksiz atmalarınla herkesi inandırdın. Niye yalan söyleyeyim, bizim kemikleşmiş AK Partililerin bile kafası karıştı. Örneğin: “% 65 oy alırız ama, en kötü ihtimalle % 60’la iktidara geliriz” dedin. Vallahi bravoo!.. Herkes inandı. Kendin bile inandın. Hani sokağın başında yalan söylersin, eve gelinceye kadar kendi yalanına kendin de inanırsın yaa!… İşte onun gibi bi-şey. Ah kerata ah… o anket şirketlerine çok mama dağıttın değil mi? Bay Kemal… bu CHP’lileri kandırmak kolaydır. Ne verirsen yerler… ne söylersen inanırlar. CHP’nin % 20- 25 aralığında gidip-gelen sabit bir oyu vardır. Bu oy asla değişmez. Yalnız Rahmetli Ecevit tılsımı bozmuştu. Çünkü O gerçekten liderdi. Milli Şefi bile kün deye getirdi. Bu CHP’liler var ya Bay kemal. Bunlar sandığa gidince… oy kullanırken hala: “Başka partilere oy verirsem kolum kırılır” derler. Onun için 70 yıldan beri ne çoğalır… ne de azalırlar.
Ama senin açından koşullar çok elverişliydi. Pandemiden beri dünya yanıyor. Ukrayna savaşı, son dünya enerji krizi vb… gibi açmazlar AK Partinin aleyhineydi. Sayın Erdoğan gibi güçlü bir lider olsa da AK Partiyi al-aşağı edebilirdin. Fakat öyle bir “gaf” yaptın, öyle bir kumar oynadın ki, durup dururken KCK/PKK ile kol kola girdin. Kürt oylarının “belirle yici” olduğunu sandın. Oysa ki, Kandil ne denli şirin gözükürse gözüksün terörist olmaktan öte “bölücü”dür. PKK, Kürt DEV-GENÇ’idir. Yani PKK bizim eski anarşistlerin Kürt koludur. Ertuğrul Kürkçü, Cengiz Çandar, Hasan Cemal ve adlarını sayamayacağımız kadar çok DEV-GENÇ’li neden HDP ile iç içedir? Neden HDP’den milletvekili oluyor, meclise giriyorlar. Onların genleri aynıdır be evlat. Çünkü dünya sosyalizmi çöktüğü halde, dünyadaki “bütün” komünist partiler dükkanları kapattıkları halde bunlar yola devam ediyor. Dağdan inmiyorlar. Silah yere etmiyorlar. Çok güçlü olduklarını sanıyor, sos yalizmin namusunu kurtaracaklarına inanıyorlar. Oysa ki, dünyada neler oluyor? Dünya nereye gidiyor? Göremiyorlar. Göremezler de. Bunların başı (KCK), yani Kandil Baronları mağara yaşamına alıştılar. Mağara adamı oldular. Başlarını çıkarıp dünyaya bakmıyor, dünyadaki gelişmeleri izlemiyorlar. Bu nedenle yolun sonuna geldiler. Önümüzdeki beş yıllık süreçte Türkiye Orta-Doğu bataklığını kurutacaktır.